'Tarihi bir dönemeçteyiz'
Hatimoğulları, 27 Şubat çağrısı ve 12 Mayıs kongresiyle başlayan sürecin en önemli haftalarından birinin yaşandığını ifade ederek, “Bu an hepimizin özlemini duyduğu barışın merasimi olacak. Gazeteciler, siyasi partiler, demokrasi güçleri, kadın örgütleri hepsi bu tarihi ana tanıklık edecek” dedi.
Barışın inşası için sadece toplumsal katılımın değil, Meclis'in de aktif rol oynaması gerektiğini vurgulayan Hatimoğulları, “Parlamentonun alacağı kararlar, demokratikleşmeyle ilgili adımlar artık geciktirilmemelidir. Bu ülke bir barış eşiğindedir” ifadelerini kullandı.
Suruç Katliamı'nı andı, adalet çağrısı yaptı
Hatimoğulları, Suruç Katliamı'nda hayatını kaybeden 33 sosyalist genci anarak, “Adalet bu saldırıda da yerini bulmadı. Aileleriyle bir araya geldik. Katledilen yoldaşlarımızı unutmadık, unutmayacağız” dedi.
Orman yangınları ve iktidarın ihmalleri
Türkiye’nin dört bir yanında çıkan orman yangınlarına da değinen Hatimoğulları, “Bakan, sebep elektrik hatları diyor. Elektrik altyapısını özelleştiren, denetimi yapmayan kim? Bütün bu yangınların sorumlusu iktidardır. Yangın bölgeleri acilen afet bölgesi ilan edilmelidir” açıklamasında bulundu.
Kadın hakları ve çelişkili süreç eleştirisi
2024’ün ilk yarısında 315 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü hatırlatan Hatimoğulları, İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması, nafaka ve kürtaj hakkının hedef alınması gibi uygulamaları eleştirerek, “Barış süreci konuşulurken kadınların haklarına yönelik saldırılar çelişki yaratıyor. Barış, kadınların eşit ve özgür yaşadığı bir düzende mümkündür” dedi.
DEM Parti'den çağrı: Muhalefet belediyelerine operasyonlar son bulmalı
Belediyelere yönelik gözaltı ve tutuklama süreçlerini de değerlendiren Hatimoğulları, “Adıyaman Belediye Başkanı, barış yanlısı Tunç Soyer, Adana, Antalya belediye başkanları... Bu gözaltılar çözüm değil. Muhalefet belediyelerine yönelik bu furya derhal sona ermeli. Aksi halde yerel demokrasi ve seçme-seçilme hakkı büyük yara alır” ifadelerini kullandı.
Yoksulluk ve asgari ücret vurgusu
Hatimoğulları, ekonomik krize de değinerek, “Türkiye’de tenceresi kaynamayan milyonlarca hane var. Asgari ücret yılın ilk yarısında 4 bin lira eridi. TÜİK’in saraydan belirlenen rakamları halkı daha da yoksullaştırıyor” dedi. En düşük emekli maaşının yoksulluk sınırına çekilmesi çağrısında bulundu.
Barış ve Demokratik Toplum Komisyonu önerisi
Hatimoğulları, Meclis kapanmadan “Barış ve Demokratik Toplum Komisyonu”nun kurulmasını talep etti. Bu komisyonun yaz boyunca çalışarak barış sürecini olgunlaştıracak adımları planlaması gerektiğini belirtti.
'İmralı Heyeti, Öcalan ve Erdoğan’la görüştü'
Hatimoğulları, DEM Parti İmralı Heyeti’nin hem Abdullah Öcalan’la hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme gerçekleştirdiğini belirterek, “Bu görüşmelerde barış süreci değerlendirildi. Sayın Öcalan, demokratik dönüşüm ve özgürlükler adına atılması gereken adımların altını çizdi. Süreç ilerledikçe tüm halkların desteğine ihtiyaç artıyor” dedi.
'Tarihi fırsatı kaçırmayalım'
Konuşmasını “Bu haftaki silah bırakma merasimi Türkiye’nin demokratik geleceğini belirleyecek” sözleriyle bitiren Hatimoğulları, “Barışı demokratik bir zeminde inşa etmeliyiz. Bu artık hepimizin tarihi sorumluluğudur” diyerek çağrısını yineledi.
Kaynak : PHA
