M. Akif USLU

Tarih: 30.11.2016 07:56

Ömür Törpüsü AB

Facebook Twitter Linked-in

Malum, gündemin en odak noktalarından biri de AB’nin zorlaştırıcı, geciktirici ve alaycı Türkiye tutumu. Bu konuyla ilgili muhtelif görüşler gün yüzüne çıkmaya başladı: Bir tarafta AB üyeliğini, değişim ve gelişim için zaruri görmeyenler diğer tarafta ise yekten AB’ye muhtaç olduğumuzu söyleyenler. Gerçekten de sormak lazım AB’ye muhtaç mıyız? Öncelikle ortada muhtaç olmamızı gerektiren bir durum yok; varsın da Paris’ i görmeyelim…Onların bizi bir yere, bir kurula, bir topluluğa layık görüp görmeme gibi bir lüksleriolmadığını da bilelim. Necmeddin Erbakan’ın da dediği gibi’’Adam kalkıyor : ‘Efendim Avrupa bizi, Avrupa Topluluğu’na layık gördü’ diyor. Bu söz ve yaklaşımlar bütün ecdadımızın kemiklerini sızlatan ifadelerdir. Ne demek bu! Kimmiş Avrupa? Nereye girmemize layık görüyormuş? Biz tarihin en şerefli milletiyiz. Biz Avrupa’yı bir şeye layık görürüz veya görmeyiz.’’ Durum o ki muhterem ecdadımız bizim, Avrupa yalpaklığı yapmayan, dürüst, samimi ve tam bağımsız bireyler olabilmemiz, hayatı özgür bir platformda idame ettirebilmemiz adına savaştı ve nitekim de bu uğurda şehit oldu. Ama biz, bunca emeğin ve verilen canların ardından gerisingeriye Avrupa’ya peşkeş çekersek,bir zamanlar heybetiyle Avrupa’yı titreten ecdadımıza ihanetin büyüğünü yapmış oluruz. Bu nedenle net ve dürüst olmak gerek. İşte AB bunu beceremedi, çifte standart uygulamasında doz aşımı yapınca olanlar olduve gerek Cumhurbaşkanımızın gerekse de Başbakanımızın ve diğer siyasilerin tokadını yedi.

Avrupa’nın artık daha gözü kara daha sağlam ve dik duruşlu bir Türkiye ile karşılaşacağını anlaması gerekir. AB’ye karşı çekilen bunca restlerin ardından AB’nin hala haddini bilmeksizin söylediği söylemleri ise AB’nin ne kadar yoksun ve terbiyesiz olduğunun göstergesidir. Bundan sonra ki temennimiz ancak AB’ siz temiz, huzurlu ve terörsüz bir dünyada nefes almak olabilir. Saygılarımla…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —