Adıyaman Üniversitesi Arkeoloji Topluluğu tarafından Mediko Sosyal Binası Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte, Güneydoğu Anadolu’nun Neolitik yerleşimlerinden biri olan Çayönü Tepesi'nin tarihsel önemi ele alındı. Etkinliğe üniversitenin akademik ve idari personelinin yanı sıra çok sayıda öğrenci katıldı.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Çayönü Tepesi Kazı Başkanı Doç. Dr. Savaş Sarıaltun, bölgedeki kazı çalışmalarının bugüne kadar ulaştığı arkeolojik verileri ve Neolitik döneme dair ortaya çıkan çarpıcı bulguları paylaştı.
“Çayönü, tarımın ve yerleşik hayatın izlerini barındırıyor”
Doç. Dr. Sarıaltun sunumunda, Mardin, Diyarbakır ve çevresindeki kazı alanlarının tarih öncesi toplumsal yapıların anlaşılması açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Sarıaltun, Çayönü kazılarında ortaya çıkan mimari düzen, tarım araçları ve ritüel alanlara dair kalıntıların, insanlık tarihindeki geçiş dönemlerini net biçimde gözler önüne serdiğini ifade etti.
“Çayönü Tepesi, sadece bir yerleşim alanı değil, aynı zamanda tarım devriminin, evcilleştirmenin, toplumsallaşmanın ve ilk yerleşik hayatın simgesi olan bir merkezdir. Burada elde edilen bulgular, avcı-toplayıcı toplumdan tarıma dayalı köy yaşamına geçişin somut izlerini taşımaktadır” dedi.
Öğrencilerden yoğun ilgi, akademik tartışmalar öne çıktı
Konferans boyunca hem arkeoloji öğrencilerinin hem de farklı disiplinlerden katılan dinleyicilerin sorularını yanıtlayan Doç. Dr. Sarıaltun, Çayönü’nün kültürel ve bilimsel mirasının yalnızca bölgesel değil, evrensel boyutta önemli bir değer olduğunu belirtti.
Katılımcılar, Çayönü kazılarının yalnızca arkeolojik değil, aynı zamanda antropolojik ve toplumsal okumalar için de önemli bir kaynak sunduğunu dile getirdi.
Etkinlik belge takdimi ile sona erdi
Konferans sonunda, Adıyaman Üniversitesi Arkeoloji Topluluğu tarafından Doç. Dr. Savaş Sarıaltun’a katkılarından dolayı teşekkür belgesi takdim edildi. Etkinlik, hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle sona erdi.
Üniversite yönetimi, bu tür bilimsel etkinliklerin hem öğrencilere ilham verdiğini hem de akademik bilgi üretimine katkı sunduğunu belirterek, arkeoloji alanında düzenlenecek yeni etkinliklerin süreceğini ifade etti.