Tarih: 03.03.2017 08:47

Memur-Sen'e Davet Tercih Evet'

Facebook Twitter Linked-in

Konuyla ilgili yaptığı açıklamada ‘Anayasa Değişikliği Referandumuna ilişkin Memur-Sen’in kararını açıklayan Akdoğan, “Memur-Sen’e Davet, Tercih Evet” sloganıyla 81 ilde 1 milyon 111 bin üye hedefi ve referandumda ‘evet’ tercihiyle çalışmalar yürüteceklerini belirterek, “Milletimiz ve ülkemiz açısından yenilenmeye ve birilerinin Türkiye’ye dayattığı teori ve pratikleri tasfiye etmeye katkı sağlayacak her işin, her duruşun, her oluşumun ya öncüsü ya paydaşı olduk. Memur-Sen’in ve 11 hizmet kolunun tamamında bağlı sendikalarının yetkili olmasını sağlayan bu vasıfları, hem anlatmaya hem de sendikal duruşumuzu kazanımlarımızla somutlaştırmaya devam ediyoruz, edeceğiz.” Dedi.

Çözüm odaklı sendikacılığa devam edeceğiz

Kamu görevlilerinin sorunlarına çözüm üretmeye odaklanmış akademik hizmet sendikacılığı yapmaya kararlı olduklarını ifade eden Akdoğan, yerli ve milli sivil toplum anlayışının gücünü sahaya, masaya, meydanlara, öznesi oldukları mecralara aktarmakta, yansıtmakta kararlı olduklarını söyledi. 

Bütün kamu görevlilerini Memur-Sen’e davet ediyoruz

“Toplu sözleşme masasını, emeğin hakkı verildiğinde uzlaşma, alın terine haksızlık edildiğinde restleşme zemini olarak kullanma becerisini ispatlamış bir örgüt olarak bütün kamu görevlilerini Memur-Sen’e davet ediyoruz” diyen Akdoğan, “Ülkemizin kamu görevlileri sadece kendilerine yönelik kazanımların artmasıyla yetinecek kadar bencil değil, hiçbir zaman da olmadı. Kamu görevlilerimiz, milletine ve ülkesine kazandırmaya, milletin ve ülkenin yeni umutlara, yeni fırsat ve imkânlara sahip olması için de ter akıtır. Milletinin, ülkesinin, devletinin dara düşmesine, zora düşürülmesine, operasyon alanına dönüştürülmesine izin vermez. Ülkesini kaybetmektense hayatını kaybetmeyi, bağımsızlıktan olmaktansa ayağından, elinden, gözünden olmayı önemsemeyen bir millet ve onun kamu görevlilerinden bahsediyorum. Biz, böyle bir milletin egemen olduğu Türkiye’de sendikacılık yapmanın onurunu yaşıyor, sorumluluğunu taşıyoruz. Yıllarca, kendisiyle hesaplaşmaya, değerlerini aşağılamaya, inancını yok saymaya odaklanmış bir vesayet tezgâhının mağduru yapılan milletin yanında, milletle birlikte ortak akıl paydaşlığında olmaktan hiç vazgeçmedik” ifadelerini kullandı.

Tercihimiz milletten yana

Memur-Sen’in Türkiye’nin her kritik döneminde milletin beklentileriyle örtüşen tercihlerde bulunduğunu vurgulayan Akdoğan, “Bu ortaklığın, bu paydaşlığın, bu yol arkadaşlığının, karardaşlığın arkasında Memur-Sen’in milletle aynı pencereden bakması, milletle aynı yerden bakması ve aynı şeyi görmesi var.  Biz, milletin gördüğünden başka bir şey görmeyiz, milletin görmediği, dikkate almadığı hiçbir şeyi de görmeyiz, dikkate almayız. Bütün bu söylediklerimiz, bugünkü tartışmalar için de geçerlidir” diye konuştu.

Akdoğan, Memur-Sen’in ‘Anayasa Değişikliği Referandumu’na ilişkin eylem planını ve ‘evet’ gerekçelerini şu şekilde sıraladı:

“Biz, hem anayasa değişikliğine ilişkin gerçekleri hem de tercihimize ilişkin gerekçeleri, “Anayasa değişikliği paketine bütün olarak bakıldığında, vesayetin feshine ilişkin hem yürütme hem de yargı erki odaklı değişiklikler var. Vesayetin feshine ‘evet’ diyerek demokratik hukuk devletinin güçlendirmesine ‘evet’ tercihinin neresi hatalı olabilir. Yargının tarafsızlığını anayasal zorunluluk ve sorumluluk haline getiren bir hükme ‘evet’ demekten daha makul ne olabilir. Yüksek yargı organlarında askeri vesayet dönemlerinin eseri olan üniformalı hâkim üye fotoğrafına son verilmesine ‘evet’ demek, geçmişin hatalarının tekrarına set çekmektir. Yargının demokratik denetimi kanallarının varlığına ‘evet’ tercihi, ancak yargı sistemine güvenin artmasını istemek olabilir. Suç işlemesi, sanık kürsüsünde olması, dağa kaçırılması, Gezi kalkışmasında rol alması, FETÖ tarafından mankurtlaştırılması noktasında ses çıkarmayanlar gençliğin Meclis kürsüsünde olmasını, yasama faaliyetinde olmasını istemiyorlar. Biz istiyoruz, bu yüzden de ‘evet’ diyoruz. Yasama erkininin yasama faaliyetine yoğunlaşmasını, yasama organı üzerinde yürütme erkinin baskısının kalkmasını, yasamanın yürütmeden bağımsız olmasını makul, makbul ve doğru buluyor ve ‘evet’ diyoruz. Bütün bu siyaset dışı yaklaşımları, milli iradeye aykırı bakışları ortadan kaldıran yürütme erkinin doğrudan sandıkta ve doğrudan millet tarafından belirlenmesi sistemine ‘evet’ diyoruz. Cumhurbaşkanını seçemeyen, seçtirilmeyen Meclis… Her iki fotoğrafı da yaşadık. Bu fotoğrafların ürettiği çatışma ve kamplaşmaların bedelini de ödedik. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin de bu riski ve geçmişte yaşanmış tehlikeleri ihtimal olmaktan dahi çıkaracağına inanıyoruz. Bu yüzden ‘tercih evet’ diyoruz. İmzasının sorumluluğunu taşıyan ve gerektiğinde hesap verme durumunda bırakılan Cumhurbaşkanına ‘evet’ demek, hem aklıselimle hem de geçmişe dair birikimle uyumludur. Hızlı karar verme, demokratik denetim zeminlerini güçlendirme imkânları üreten hükümler barındıran anayasa değişikliği paketine dair ‘tercih evet’ kararımızın, milletimizi ‘evet’ tercihine davet etme çalışmalarımızın genel çerçevesi özetle bu şekildedir.

Kamu görevlilerine yönelik siyaset yasağı kaldırılmalı, grev hakkı teminat altına alınmalıdır

Anayasa değişikliği paketinin mevcut hükümlerinde risk ve tehlike oluşturacak bir yanlışlık görmemekle birlikte eksik buldukları konuların olduğunu dile getiren Akdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Kamu görevlilerine yönelik siyaset yasağının kaldırılmasına ve grev hakkının anayasal teminat altına alınmasına dair hükümlerin pakette olması gerekirdi. Bu eksiklikleri kesinlikle not ediyoruz. Memur-Sen olarak, Memur-Sen’e, bağlı sendikalarımıza üye olmayan, diğer sendikalara üye olan ya da hiçbir sendikaya üye olmayan kamu görevlilerine yönelik negatif bir bakışımız yok. Fikirlerini yanlış, hatalı, eksik bulabiliriz fakat saygı gösteririz. Aynı durum, referandum sürecindeki tercihimiz ve kararımız ile farklı yönde karar ve tercihte bulunacak kesimler ve insanlar için de geçerlidir. Kararı ne olursa olsun, bu ülkenin her vatandaşı milli iradenin paydaşı, bu ülkenin eşit vatandaşı, Anadolu’nun kendine has söylemiyle birbirinin kardaşıdır.” Dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —