'Bozulmuş Gıdalar Kısa Sürede Hayati Tehlike Oluşturabilir'
Gıda zehirlenmesinin bakteri, virüs veya parazit bulaşmış gıdaların tüketimiyle ortaya çıktığını hatırlatan Op. Dr. Kuzu, bozulmuş ürünlerin kısa sürede ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı.
Kuzu açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Gıda zehirlenmesi; bakteri, virüs veya parazit gibi mikroorganizmaların kendileri ya da ürettikleri toksinlerle gıdaların kirlenmesi sonucu ortaya çıkan ve çoğunlukla sindirim sistemini etkileyen bir hastalıktır. Kanatlı etler, kırmızı etler, kirli sular ve bu sularla temas etmiş yüzeyler en önemli bulaş kaynaklarıdır."

'Sebze ve Meyveler Bol Su ve Sirkeli Su ile Yıkanmalı'
Tarım ilaçlarının pek çok üründe bulunduğuna dikkat çeken Op. Dr. Kuzu, özellikle sebze ve meyve tüketiminde temizlik kurallarının ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı:
"Sebze ve meyveler bol suyla ve sirkeli suyla iyice yıkanmalıdır. Eller mutlaka en az 20 saniye boyunca sıcak su ve sabunla yıkanmalıdır. Toplu alanlarda hijyen eksikliği nedeniyle gıda zehirlenmesi vakaları daha da artmaktadır."
'Et ve Süt Ürünleri Uygun Koşullarda Saklanmalı'
Kuzu, özellikle tavuk, kırmızı et ve süt ürünlerinin yüksek risk grubunda olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Tavuk ve diğer et ürünleri ile süt ve süt ürünleri uygun koşullarda saklanmadığında, son tüketim tarihine dikkat edilmediğinde veya yeterince pişirilmediğinde gıda zehirlenmesine yol açabilir. Besinlerin üzerinde çoğalan mikroorganizmaların ürettiği toksinler de zehirlenmeye sebep olabilir."
'Adıyaman'da Et Tüketimi Fazla, Vatandaşlar Daha Dikkatli Olmalı'
Adıyaman'da et tüketiminin oldukça yüksek olduğuna işaret eden Kuzu, alışverişlerde ve yiyecek seçimlerinde dikkat edilmesi gerektiğini belirterek:
"Vatandaşlarımız özellikle et ve et ürünleri alışverişlerinde dikkatli olmalı. Son günlerde Türkiye'de yaşanan ölümlü zehirlenme vakaları, tedbirlerin daha sıkı alınması gerektiğini bir kez daha göstermiştir."
Op. Dr. Kuzu, gıda zehirlenmesi belirtileri yaşayan vatandaşların zaman kaybetmeden sağlık kuruluşlarına başvurmalarını önerdi.
Kaynak : PERRE